27 Mart 2015 Cuma

Kocan Kadar Konuş / 2015

            Merhaba yaklaşık 2 haftadır yazmadığımın farkındayım bunu açıklamak için pazar günü bir yazı ekleyeceğim ama öncelikle dün izleyeme gittiğim ve çok beğendiğim bir filmi buraya yazmaya karar verdim. Cuma olması sebebiyle belki film gecesi yapmak isteyebilirsiniz.


         ''Kocan Kadar Konuş'' cidden stres atabileceğiniz ve doyasıya gülebileceğiniz bir film. Ezgi Mola harika bir iş çıkarmış dersem abartmış olmam. Biliyorsunuz toplumun kurduğu baskılar yüzünden otuzuna gelmek çoğu kadın için bir kabus hatta karabasan diyebiliriz.
          Açıkçası evlenmenin öyle çok gerekli olmadığını düşünen kesimden olduğum için film gelecekte yaşayabileceklerimin fragmanı oldu sanırım.
          Efsun aslında tatlı fakat doğru zamanlarda yanlış seçimler yapan bir kız mesela sen onca sene bildiğini oku kimseye hayatına karıştırma sonra çat diye birden anne- anneanne sözü dinler ol.
          Söylemeden geçemeyeceğim Efsun'u en çok kıskandığım yer tabii ki mesleği bu kadar güzel bir şey olabilir mi?? Bence olmaz.
          Sinan karakterini de unutmamak lazım. Yıllar sonra gelen adamın acı dramı desek yanlış tanımlamış olmayız sanırım. Ee kümesteki horozu  seversen başına gelenlere katlanmalısın. Yine de Sinan karakterinin daha çok çabaladığını söylemeden duramayacağım. Bizim Efsun bayağı ''odunmuş'' taşmış,duvarmış resmen.
         Sonra vay efendim neden evlenemedim. 

          Aslında karakterleri tek tek anlatmak gerek hepsi ayrı güzel hepsi ayrı şeker fakat film hala vizyonda olduğundan daha fazla ayrıntıya girmek istemiyorum. Müziklerini ekleyemiyorum çünkü youtube'ta bulamadım. Aynı zamanda kitaptan uyarlama olduğunu mutlaka biliyorsunuzdur yinede ben bir küçük hatırlatma yapmak istedim.




Künye


Vizyon Tarihi

 (1s 48dk

Yönetmen:

Kıvanç Baruönü

Oyuncular:

Ezgi MolaMurat YıldırımNevra Serezli...

Tür

Romantik , Komedi


Özet

Şebnem Burcuoğlu’nun çok satan Kocan Kadar Konuş romanından uyarlanan film bu toprağın kadınlarının daha çocukken nasıl koca bulmaya programlandıklarını anlatıyor.
Bu kadınların arasında 30 yaşındaki Efsun (Ezgi Mola) gerçek aşkı, sevgiyi, dürüstlüğü arar ama diğer kızlar gibi numara yapmayı, trip atmayı, erkeği parmağının ucunda oynatmayı bilmez. Bu yüzden bu yaşına kadar düzgün bir ilişkisi olmamıştır.
Efsun’un kadınlığın kitabını yazmış İzmirli ailesi ise ona kadınlığı öğretmeye kararlıdır.
Efsun da nihayet kendini Türk kızlarına emanet eder. Ailesi tepeden tırnağa yeniledikleri Efsun’u takdim etmeye hazırlanırken Efsun’un karşısına hiç unutamadığı, üstüne yenisini koyamadığı lise aşkı Sinan (Murat Yıldırım) çıkar



Fragman











         

7 Mart 2015 Cumartesi

Marteniçka '' Hoşgeldin Bahar'' '' Çestita Baba Marta''




Merhaba
         Göçmen olduğumu daha önce söylemiş miydim bilmiyorum fakat bu vesileyle öğrenmiş oldunuz. Her mart ayında bir göçmen kızı olarak baharı kutlamazsam eksik hissederim. Hem doğduğum mevsim hem ismim hemde  Nevruz'a geçiş yapmak gibi benim için ''Nevruz'un Türk Geleneği'' olduğunu unutmamak gerekir.  
         21 Mart'ta Nevruz'a ayrıca değineceğim fakat bugün gündemim de Marteniçka var. 
         
       







            Marteniçka Bulgaristan Göçmenleri arasında uygulanan baharı kutlamak için yapılan bir gelenektir. Aslı Bulgar genleneklerine dayanmaktadır.Mart'ın ilk günü kollarımıza veya yakamıza da olabilir kırmızı- beyaz bileklikler, süsler, kolyeler takarız ve dilek dileriz bir ay boyunca üstümüzden çıkarmayız. Eskiden leylek görene kadar derlerdi fakat şehirlerde leyleği kim kaybetmiş ki biz bulalım taş duvarlar arasında.
               
               
           


            Marteniçka için anlatılan değişik hikayeler destansı olaylar olsa da günümüzde amacı baharı kutlamaktan öteye gitmemektedir. Ülkemizde yaşayan göçmenlerin hepsi iyi niyetlerle bu geleneği sürdürmektedir. (iyi niyetle dememin amacı Bulgar geleneği olmasından kaynaklanmaktadır. Günümüzdeki anlamı alışıla gelmiş şekilde baharı kutlamaktır.)  Mart'ın ilk günü dilekler tutulur ve baharın gelmesi beklenir.

              





           Marteniçka satın alınmaz  ya kendiniz yapmalısınız yada hediye olarak gelebilir. Kullanılmasının bir diğer nedeni ise şans getirdiği olarak bilinmesi de olabilir tabii ki. Bilekliklerinizi çıkardıktan sonra meyve veren bir ağaca asmanız gerekmektedir. Dileğini bilekliğini asarken tutanlarda bulunmaktadır.

              Hala geç kalmış sayılmazsınız. Denemeye ne dersiniz? Küçük bir dilek hayatınızı değiştirebilir.




Herkese Çestita Baba Marta :)